Boş bardakla ikram olmayacağı gibi, söyledikleriyle yaşadıkları birbiriyle tezat teşkil eden, özü sözüne uymayan, gönül feyzinden mahrum kimselerin yaptıkları îkaz ve nasihatler de, muhâtaplarına tesir edemez. Zira sözün tesir bereketi, kişinin ihlâs ve takvâ ile o hakîkati yaşaması nisbetindedir. Unutmayalım ki, ancak gönülden gelen samimî ifâdeler muhataplarının gönüllerine inʼikâs ederek hâl transferine vesîle olabilir.