Aklı baştan gideren ve insanı hata ve yanlışlara sürükleyen öfke, nefisten kaynaklanan ve dizginlenmesi îcâb eden bir taşkınlıktır. Ancak dîn, îman, ahlâk ve mâneviyâta karşı bir saldırı veya zulüm söz konusu olduğunda bîgâne ve umursamaz bir hâl içinde olmak, öfkeyi dizginlemek değildir. Bilâkis böyle bir davranış, derin bir gaflet ve âdeta donukluktur. Allah rızâsına nâiliyet için öfkeyi yenmek kadar, lüzûmu hâlinde, yani hakkın çiğnendiği durumlarda Allah için öfkelenmek de mühim bir vazifedir.