Cenâb-ı Hak Tevbe Sûresi 111. âyette:
“Allah mü’minlerden Cennet mukâbilinde canlarını ve mallarını satın almıştır…”
Demek ki burada can ve mal, bu dünyadayken pazarlanıyor. Bu, kabirde pazarlanamaz, âhirette pazarlanamaz. Son nefese kadar dünyada pazarlayabilirsin. Son nefes de son durak, bitti. Son durak. Son nefes, her şeyin bittiği bir an olmuş oluyor.
Yine Bakara Sûresi 207. âyette:
“İnsanlardan öyleleri vardır ki Allah rızâsını kazanmak uğrunda kendisini (ve malını) fedâ ederler…”
İşte ashâb-ı kirâmın tam bir modeli. Cenâb-ı Hak da bizlere Tevbe Sûresi’nin 100. âyetinde, “onlara tâbî olan ihsan sahipleri” buyuruyor. Onlar nasıl bir, malı nasıl telâkkî ettiler, insanı nasıl telâkkî ettiler? Demek ki bizim de onlara benzememiz lâzım.