Kur’ân ve Sünnet İkliminden Cihâna Akseden EN GÜZEL MÎRAS

Maddî mîras fânîdir.

Mânevî mîras ise ebedî zenginliktir.

Rasûl-i Ekrem -sallâllâhu aleyhi ve sellem- buyurur:

“Hiçbir baba; çocuğuna, güzel ahlâktan daha hayırlı bir mîras bırakmamıştır.” (Tirmizî, Birr, 33/1952)

Yavrularımıza verebileceğimiz en mühim mîrâsımız, onların âhiret âlemini kurtarmaya yönelik gayretlerimizdir.

Evlâtların İslâmiyet’i ibâdât, muâmelât ve ukûbâtıyla, ahkâmıyla ve ahlâkıyla öğrenmelerini sağlamak her ebeveynin vecîbesidir.

Bu vazifeye gösterilen ihtimam; mü’minin Cenâb-ı Hakk’a, Kelâmullâh’a ve Rasûlullah Efendimiz’e olan muhabbetinin nişânesidir.

Allah Teâlâ’yı seven, O’nun kitâbı olan Kur’ân-ı Kerîm’i de çok sever ve evlâdının Kur’ân tahsiline ehemmiyet verir.

Fahr-i Kâinât Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’e muhabbetin göstergesi; O’nun emânetlerine, O’nun mukaddes mîrâsına sahip çıkmaktır.

Bizlere Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in en mühim mîrâsı; güzel ahlâk mîrâsıdır, karakter ve şahsiyet mîrâsıdır.

Unutmamalı:

Dünya kültürü dünyaya aittir, fânîdir. Kur’ân kültürü ise ebedîdir. Mühim olan, dünyâ ve âhireti mezcedebilmektir.

Yayın: Yüzakı Yayınları

Dil: Türkçe

Yıl: 2024

Eseri temin etmek için tıklayınız….